"Babam aylardır işsizdi. Sonunda anamı, kardeşlerimi kasabada bırakıp yola düştük. Daha önce tanıdıklarımızdan birçoğu Tahran'a yerleşmişler, iş bulmuşlardı. İşte bizi de yola çıkaran bu umuttu.
Söz gelimi biri bir büfe açmış, buz satıyordu. Bir başkası eskicilik yapıyordu. Biri de sokak sokak gezip portakal, limon, satıyordu. Böylece yaşamlarını sürdürüyorlardı.
Babam da bir el arabası uydurdu. Seyyar satıcılık yapmaya başladı. Soğan, patates, salatalık gibi ürünler satıyordu. Bazen ben de babamla birlikte satıcılığa çıkardım. Bazen de alıp başımı gider, orda burada avare avare dolaşırdım. Akşam olunca gidip babamı bulur onunla kalırdım. Kimi zaman da şeker, çiklet ve benzeri şeyler satardım."