İznik Konsili (325) ile birlikte Batı Hıristiyanlığının resmi dogması haline gelen teslis (üçleme) hakkında ülkemizde ciddi bir çalışma bulunmamaktadır.
Bu çalışma, teslisi, ona yöneltilen eleştirileri, ondaki çelişkileri Hıristiyan kaynaklarından hareketle ortaya koymaya çalışmaktadır.
Günümüzde özellikle misyonerlerin Türkiye'deki faaliyetlerinin etkisiyle rastgele Hıristiyan olmayı düşünebileceklerin, kararlarını vermeden önce teslisi tanımalarında fayda vardır. Zira İslam'dan çıkıp Hıristiyanlığa girenler, bir ilahi dinden çıkıp diğer ilahi dine girmiş olmazlar. Çünkü bu çalışmada ortaya konulmaya çalışıldığı gibi teslis dogması putperestlikten ayrı düşünülemez.