Buraya yazdıklarım bir gün başkaları için faydalı olabilse, hüküm vermeye hazır yargıcı durdursa, masum ya da suçlu bahtsızları benim mahkûm olduğum ıstıraptan kurtarsa!
İdam cezasına çarptırıldığını öğrenen bir mahkûm, infazından önce yaşadıklarını ölümsüzleştirebilmek için günlük tutmaya başlar. Bu kısa günlükte hayatının önemli anlarından sahnelere, son günlerinde başından geçenlere, hayata tutunmak için gösterdiği umutsuzca çabalara ve kendisini artık tanıyamayan küçük kızıyla son görüşmelerine de yer verir. Bir yanda halka açık infazları izlemeye gelen coşkulu kalabalığı, öte yanda tıkır tıkır işleyen adalet mekanizmasını infazını bekleyen bir mahkûmun gözünden anlatan bu eser, idam cezasına edebi bir karşı çıkıştır.
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü, Fransız İhtilali'nden kırk yıl sonra, 1829'da ilk kez okurla buluştu. İdam cezasını sert bir dille masaya yatırmasıyla dikkatleri üzerine çeken eser, çok geçmeden dünya klasikleri arasındaki yerini aldı.