Stefan Zweig, bu uzun öyküsünde bizleri tekrar bir otele götürüyor. Adı Salomonsohn olan yaşlı adam on iki yaşından beri çalışmakta, kendi mutluluğundan çok ailesinin mutluluğunu düşünmektedir. Karısıyla ve öz kızıyla olan iletişimi çoktan kopmuştur. Onların gözünde yalnızca bir nesneye, bir yüke dönüştüğünü hissetmektedir. Yaşlı adamın kaygıları paranoyaya dönüşecek ve artık kalbi çöktüğünde, her şeyin farkına varacaktır.