1960-1970'li yıllarda İstanbul İmam-Hatip Okulu ve İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü'nde okuyan her öğrencinin, bilgisi, yöntemi ve düşüncesinden etkilendiği hocaları olmuş ve bunları da hayatı boyunca unutamamıştır. Hâliyle benim de bu iki kurumda okurken etkilendiğim hocalarım ile akademik hayatımda kendilerinden yararlandığım bilim insanları oldu.
O yıllarda bu kurumlarda okuyanlar, hocalarından istifade etmiş olsalar da daha sonraki nesillerin bu hocalardan -eserlerinin haricinde- yararlanma imkânları yoktu. Eserler ise insanlara onların fikrî ve ilmî yönünü tanıma ve öğrenme imkânı sağlasa da kişisel özelliklerini, tutum ve davranışlarını öğrenme imkânı sağlamıyor. Bu nedenle o hocaların ve bilim insanlarının kişiliğini öğrenmek için sadece eserleri yeterli olmuyor, bunların yanında onların tecrübelerini, düşüncelerini, tutum ve davranışlarını yansıtan eserlere de ihtiyaç duyuluyor. Bunların başında da hatıra ve portre kitapları geliyor. "Bir Neslin Mazideki İzleri Portreler" isimli bu kitap, bu amaca bir katkı sunuyor.