İçimizde seferberlik ilan ettiğimiz günlerden biriydi. Dışımızdaki sıkıcı yönetimlere karşı kendimizi azımsanmayacak ölçüde sıkı yönetmeye yeminler etmiştik. Yüreğimizin orta yerinde uyguladığımız olağanüstü haller, diğer iç organlarımızca hep olağan karşılanırdı. Askerin topuyla tüfeğiyle giremeyeceği kadar sarp kayalıklardan bir geçit oluşturmuştuk sevgiliyle aramıza. Kuşkulara aldığımız tavır, ulus meclisinin gündemine oturacak denli ulusallıktan uzak da değildi. Ütopik kararlarımızla kumaşını yırttığımız sevecen yüzlerimiz gündelik sıkıntılardan uzaktı; yakın olan ikimizdik. Başkaları bize hep kutsaldı.