değil miki günlerin kıyısında kanayan yaban gülüdür koparıp sıcağından sinemizin panzerlerin ateşine savurduğumuz taşların hıncıyladır yüreğimiz kıyılınca böyle daha onyedisinde barut yanığı gülümsemelerle yasaklı bulvarlarında kentin nasıl öterler üstümüzü kara toprakla nasıl sustururlar bu pervasızlar