Cumhuriyet devrimlerini yürekten benimsemiş bir Cumhuriyet aydını demirci Ali Ustanın ve babasız büyümüş, okuma yazması olmayan, ama bilge diyebileceğimiz Mümüne Hatunun üçüncü çocuğu olarak İkinci Paylaşım Savaşı'nın hüküm sürdüğü, Türkiye'nin kıtlıktan yokluktan inim inim inlediği yıllarda dünyaya gelmişim. O günlerin, Atatürk'ün başlattığı devrimlerin yurdun her köşesine ulaşmasını sağlamaya çalışan İsmet İnönü' ün Cumhurbaşkanı, Hasan Ali Yücel' in de Milli Eğitim Bakanı olduğunu ilkokula gittikten sonra öğrenecektim. Atatürk'ün 15 yılda ne büyük işler yaptığını öğrendikçe ona olan hayranlığım zamanla sürekli olarak artacaktı. Çocukluğumda Ahmet dedem tarafından yaptırılan iki katlı, çimentosu samanlı çamurdan ve taştan yapılmış karkas evimizin oturma odasını süsleyen duvarda asılı iki yakışıklı kişiye ait resimler vardı. Küçük yaşlarda onları dedelerimin resimleri sanırdım. İlkokula gidince aynı resimleri okulun salonunun duvarlarında da görünce dedelerime olan hayranlığım daha da artmıştı. Artık onların Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucuları yüce Atatürk ve İsmet İnönü olduklarını öğrenmiştim. Bendeki Atatürk ve İnönü sevgisi böyle başlamıştı.
Anılarımı neden yazmaya gerek duyduğuma, Birinci Bölümü'n Giriş' inde biraz değindim.