Strateji, bir kere planlarını ortaya koyduktan sonra kenara çekilen, soyut ve cansız bir araç değildir. Aksine günlük pratik içinde, olayların stratejik plan doğrultusunda gelişimini sağlamaya çalışan etkin bir güçtür; komünist partisinin devrimi yönetebilmesinin çok önemli bir aracıdır.
Bunun içindir ki, stratejik önderlik, elindeki toplumsal ve siyasal güçlerin somut durumunu ve özelliklerini, hareket yeteneklerini, iç ve uluslar arası her yeni gelişmenin gerek bu güçler, gerekse de devrimin gidiş yönü üzerindeki etkilerini sürekli bir biçimde izlemek ve yönlendirmeye çalışmak göreviyle donanmıştır.