Hemen yanı başımızda duran asetilen tüpünün yanına koşarak tüpün başında bulunan vanayı kapatmaya çalıştım. Ama vananın başında volanı yoktu. Çünkü tüpü getiren usta yardımcısı arkadaş, vananın volanını yere düşüp kaybolmasın diye, iş elbisesinin cebine koymuştu. Kerim Usta'nın, "Yanıyorum, beni kurtarın!" feryatlarını duyunca da patlama olacak endişesiyle panikleyerek oradan kaçmıştı.
Küçücük kanalda, bir yandan oksijen ve asetilen gazları karışıp yanmaya devam ediyor, diğer yandan da kanalı aydınlatmak amacıyla çektiğimiz elektrik kablolarının izoleleri yanıyordu. Aleve rağmen usta geriye kaçmaya kalksa bile bu kez de çıplak elektrik kablolarına temas ederek elektrik çarpmasıyla hayatını kaybedebilirdi. Ani karar vermek ve uygulamak zorundaydık…