Önde gelen bir tarihçi, Bizans olarak bildiğimiz imparatorlukta Grekçe konuşan nüfusun aslında Romalı olduğunu ve araştırmacıların son iki yüzyıldır siyasi nedenlerle etnik kökenlerini kasıtlı olarak yanlış etiketlediklerini savunuyor.
Anthony Kaldellis, Bizans'ın etnik yapısını tüm ayrıntılarıyla inceliyor. Bizans topraklarında yüzyıllar boyunca yaşayan, kendilerini Romalı olarak adlandıran bu insanlar kimdi ve diğerlerinden nasıl ayrılıyorlardı? Romalı olmayanları nasıl yönetiyorlardı? Romanía bir imparatorluk muydu yoksa bir imparatorluğa mı sahipti? Yoksa ikisi de değil miydi?
Modern dillerde Atina'nın hemen ardından demokrasi teriminin gelmesi gibi, Bizans'ın hemen ardından da imparatorluk terimi gelir. Fakat aralarındaki paralellik bu düzeyde kalır ve sorunlar başlar. Zira, eski Atinalılar gerçekten kendilerine Atinalı, devletlerine de demokrasi diyordu. Atinalı olmayanlar üzerindeki güçlerinden (veya "hâkimiyetlerinden") bahsetmek istediklerinde ise, hegemonya veya tiranlık diyorlardı. Ancak Bizanslılar kendilerine Bizanslı, devletlerine de imparatorluk demiyordu. Bunun yerine, kendilerini hep Romalı, devletlerini de "Roma" monarşisi, yönetimi, iktidarı ya da kamu işleri gibi değişik biçimlerde adlandırıyorlardı. Ayrıca devletlerine, çoğu modern tartışmada yer almayan biçimde, Romanía (yani Roma diyarı) adını vermişlerdi.
Birincil kanıtlar Bizans'ın gerçekten de bir imparatorluk olup olmadığını göstermekte midir? Bizans'a hep imparatorluk dedik ama bu aslında hiçbir zaman kanıtlanmadı ve hatta sistematik olarak incelenmedi. İşte bu kapsamlı araştırma kitabıylaAnthony Kaldellis, incelenmeyenin peşine düşüyor.