Geleceğin ne getireceğini bilebilse insanoğlu, tedbirini mutlaka alır. Her ne kadar hayatın akışına direnç gösterse de çoğu zaman gücü ve bilgisi yetersiz kalır olacaklara…
Çocukluğum, Batı Trakya mübadillerinin çoğunlukta olduğu köylerde geçti. Mübadil bir ailenin ferdi olarak yetiştim. Ailemin ve diğer büyüklerimin anlattığı gerçek yaşam öyküleri beni derinden etki eksenine aldı. Yüzlerce yıl süregelen örf, adet ve ananeleri arasında yaşayan o değerli insanlardan duyduğum gerçekleri kaleme aldım.
Eserimi, hayâl gücümü de kullanarak yazdım. Büyük bir aile faciasında tek sağ kalan çocuğu; devletimiz sıcak ve güvenilir kucağı olan yurtlarında büyütür. O da okur ve ailesinin başına gelen elim olayları araştırmak için atalarının yaşadığı yere gider. Üniversitede aldığı bilgisayar eğitiminin gereği materyalleri gizlilik içinde kullanarak, en yakınlarına dahi söylemeden, sezdirmeden ailesinin başına gelen faciayı, katliamı araştırır. Bir taraftan da çevresindeki insanlara faydalı olmaya gayret eder. Onlarla sosyal yakınlaşma ve iletişim kurar. Ancak kendi güvenliğini almak uğruna çaba harcar. Sizlere saygıyla sunarım.