Türkiye lojistik potansiyeli yüksek bir coğrafi konumda yer almaktadır. Hammaddelerin son ürüne dönüştürülmesine kadar geçen sürenin kısalması için kaynakların ve sanayinin birbirine yakın olması gerekmektedir. Bu yakınlık ulaşım ağları ile desteklenmeli, ihtiyaca yönelik transferler olabildiğince hızlı bir şekilde gerçekleşmelidir. Dünya ticaretinin yüzde 80'inden daha büyük bir kısmının deniz yolu ile yapıldığı bilinmektedir. Deniz yolu ile yapılan ticaretin başlangıç ve bitiş noktaları olmaları sebebiyle limanlar hızlı ve kaliteli bir taşımacılık için çağın gerekliliklerine cevap vermesi son derece önemlidir. Tahıl üretimine, enerji rezervlerine ve sanayi bölgelerine yakınlığı Akdeniz, Ege ve Karadeniz'de bulunan limanların önemini her geçen gün daha da artırmaktadır. Artan dünya nüfusu ve ihtiyaçların artışı ile Türkiye'de ve dünyada üretim hacmindeki artışı beraberinde getirmektedir. Artan ihtiyaçlar karşısında ülkemizin konumu üreten ve ulaştıran bir şekilde evrilmesi kalkınma anlamında olumlu sonuçlar doğuracaktır. İlerleyen yıllarda Türkiye'nin ve komşularının ekonomik olarak büyüme hızının nüfus, doğal kaynaklar ve yeni enerji kaynaklarının keşfi sayesinde artacağı bu artışla birlikte yeni lojistik üslere ihtiyaç duyulacağı bilinmektedir. Günümüzde savaşlar ve iç karışıklıklar lojistik sektörünü sekteye uğratarak tüm dünyayı etkileyen sanayi, gıda ve enerji krizlerine yol açmaktadır. Yakın coğrafyadaki ülkelerde devam etmekte olan iç karışıklıkların, savaşların sona ermesi ve bu durumdan etkilenen ekonomik faaliyetlerin normale dönmesi durumunda sürmekte olan göç dalgaları nispeten durulacak, Avrupa ve Asya gibi iki büyük ekonominin arasında köprü durumunda olan ülkemizin hem üretim hem de lojistik üs olma yolunda girişimleri çok daha değerli bir hal alacaktır. Türkiye limanlarının bölge limanları ile rekabette avantajlı bir konuma gelebilmesi için kombine taşımacılık için yapılan yatırımların hız kazanması ve art bölgelere ana aktarma limanlarının belirlenmesi gereklidir. Batı Karadeniz Bölgesi'nde, Filyos Vadisi Projesi kapsamında yapılan yeni yatırımlar Türkiye'nin deniz taşımacılığı faaliyetlerini ve liman pazar payını arttırarak ekonomik kalkınmayı destekleyecektir. Sürdürülebilir ekonomik büyümeyi hedefleyen Türkiye bu hedefine ulaşmak için mevcut limanlarının altyapılarını modernize etmiş ve yeni liman projelerini desteklemiştir.
Filyos Vadisi Projesi, sanayi, depolama, konut dışı kentsel çalışma alanlarını içeren çok yönlü bir projedir. Doğal kaynaklar bakımından zengin olan Batı Karadeniz Bölgesini lojistik olarak desteklemek, kalkındırmak ve bölgeden yurt içi ve yurt dışına olan göçü önlemek amacıyla 1999 yılında sözleşmeleri imzalanarak planlan ve temelleri 2014 yılında atılan Filyos Limanı'nın açılışı 4 Haziran 2021 tarihinde gerçekleşmiştir. Filyos Beldesi'nin kuzeyinde yer alan Filyos Limanı çok modlu ulaşım bağlantılarına sahip olmakla birlikte liman bağlantılı boru hatlarının döşenmesine yönelik çalışmalar yürütülmektedir. Filyos Limanı'nın, Karadeniz Bölgesi'ndeki yeni enerji kaynaklarının keşfine ve yük trafiğindeki artışa bağlı olarak kademeli bir şekilde yıllık 25 milyon ton yük elleçleme kapasitesine ulaşması beklenmektedir.