"Kurt derisinden bir ceket ve demirden tacıyla, bir avuç yay ve kırık mızraklarla dünyanın ecesine karşı savaşan barbar bir kralım ben. Neyim var? Fundalık tepeler, kamış kulübeler, pösteki saçlı yerlilerimin mızrakları! Ve Roma'yla savaşıyorum… Zırhlı lejyonları, geniş bereketli ovaları ve zengin denizleriyle… Dağları, nehirleri ve ışıltılı şehirleriyle… Zenginliği, çeliği, altını, egemenliği ve gazabıyla. Çelik ve ateşle savaşacağım onunla… Kurnazlık ve ihanetle… Ayakta diken, yolda engerek, kadehte zehir ve karanlıkta hançerle; evet," sesi kasvetle alçaldı. "Ve Yeryüzü Kurtçuklarıyla!"