Dünyamız, başlangıçta, bitmek bilmeyen volkanik patlamalarla azgın denizlerin olduğu hayatla bağdaşmayan çok farklı bir gezegendi. Yine de hayat, tüm bu karmaşa içinde başladı. Yaşayan hücrelerin prototipleri enerji üretimlerini mükemmelleştirdi ve inatçı köpük tabakalarının içinde birikip ebeveynlerinin çoğunlukla sadık kopyalarını üreterek etraflarındaki tehdit ve tehlikelere rağmen çoğaldılar.
Bu başlangıçlardan itibaren, Henry Gee, bizleri çok hücreli hayatın doğuşundan kuru toprakların çıkışına, amfibilerin, memelilerle dinozorların; yosunların, eğrelti otlarının doğuşuna, ayrıca vetilicolianlar, stromatoporoidler gibi bugün bilmediğimiz hayat formlarının gelişimine ve yok oluşlarına götürüyor.
Hayatın karşılaştığı meteorlar, volkanik faaliyetler ve asit yağmurlarıyla kıtaların parçalanması ve akabinde birleşmesi, buzul çağları ve küresel ısınma gibi sayısız tehdit karşısında canlıların öldüğü ve türlerin topluca yeryüzünden silindiği büyük yok oluşlar hakkında da bilgi sahibi oluyoruz. Buna rağmen hayat her kriz sonrasında gelişerek yeni ortamlara uyum sağlayabilmiş, çeşitli formlarda ortaya çıkmaya devam etmiştir.
Bu kitap, gezegenimizdeki hayatın başlangıcından gelecekteki olasılığına kadar heyecanlandırıcı, aydınlatıcı ve özlü bir anlatımıdır.