Jung psikolojisinin temel kavramlarından olan arketip her bireyin bilinçdışında var olan evrensel, kolektif imge ve örüntülerdir. Jung'un en ünlü öğrencilerinden Erich Neumann bu kitabında "Büyük Ana" arketipinin yapısını çok sayıda görsel temsilden yola çıkarak tarif etmeye çalışırken dinler tarihi, arkeoloji, etnoloji gibi alanlardan müthiş zengin bir malzemeyi yorumluyor.
Büyük Ana arketipi zaman ve mekânda var olan somut bir imge değil insan ruhsallığında faaliyet gösteren içsel bir imgedir. Hem bireyde ve grupta hem de kadında ve erkekte yaşar. Bu sebeple de Neumann'ın bu eserini bir arkeoloji, sanat tarihi veya mitoloji kitabı olarak düşünmemek gerekir. Yazarın amacı ruhsallıkta temel bir yeri olan Dişil arketipinin insanlığın eserlerinde ve mitlerdeki simgesel dışavurumunu anlaşılır kılmak ve modern insan için de geçerli olan bilinçdışı sembolizminin bir tahlilini yapmaktır.