Okulun ilk günü... Sven ve Bram tıpkı diğer arkadaşları gibidönemin ilk felsefe dersinde sıkılacaklarından emindiler, ta kiyeni felsefe öğretmenleri Bay Swart ile tanışıncaya kadar.
Busıradışı öğretmen için felsefe ders kitabı pek bir şey ifade etmiyor. Sınavların ya da uzun ve sıkıcı ödevlerin de dersinde yeri yok. Onun asıl önceliği öğrencilerini düşündürtmek ve birkaç filozofla tanıştırmak. Sınıfta oturmak da her zaman ona göre değil. Öğrenciler bazen kendilerini okulun bodrumunda Platon'un mağara alegorisini öğrenirken, bazen de parkta dolaşarak Aristoteles'in hareketin düşünceler üzerine etkisi hakkında savunduklarını test ederken bulabiliyorlar.
Janny van der Molen'in bu kitabında, doğru zamanda doğru soruları soran bir felsefe öğretmenini ve öğrencilerinin zamanla felsefeye artan ilgisini, felsefenin onların günlük hayatlarında nasıl yer edinmeye başladığını izliyoruz. Platon'dan Aristoteles'e, Nietzsche'den Marx'a, Augustinus'tan Locke'a, Arendt'ten Kristeva'ya birçok filozofun eşlik ettiği bu felsefe serüvenine okuyucular da Bay Swart'ın öğrencileri gibi hevesle katılacaklar.