İnsanlar varoluşlarından bu yana barınmak ve yaşamlarını sürdürebilmek için strüktür sistemleri ile uğraşmışlar ve onları geliştirmişlerdir. Göçebe ve yerleşik kavimlerin uyguladıkları taşıyıcı sistemler farklı özellikler göstermiştir. Mimari eser gözüyle bakıldığında insanlık tarihinde yığma yapı ilkesine bağlı olarak izlenen gelişmelerin kalıntıları günümüze kadar ulaşabilmiştir. Özellikle 20. Yüzyıldaki teknolojik gelişmeler taşıyıcı sistemlere yeni açılımlar kazandırmış, kabuk sistemler, katlanmış plaklar, uzay kafes sistemler, çadır ve pnömatik sistemler gibi yeni taşıyıcı sistemler mimarlıkta yoğun olarak kullanılmaya başlanmıştır. Teknolojik açıdan gelişmiş olan ülkeler inşaat sektörü ve yapımdaki gelişmişliklerini dünya fuarlarında çağdaş taşıyıcı sistemleri uygulayarak vurgulamaya gayret göstermektedirler.
Bu kitapta, öncelikle taşıyıcı sistem kavramı yoğun bir şekilde tartışılmakta, strüktür sistemlerine genel bir bakışla yapılan sınıflandırmalar değerlendirilmekte ve doğa strüktürleri örneklenmektedir. 20. Yy.' da geniş açıklıkları geçmek ya da daha büyük ve yüksek binalar yapmakta yoğun bir biçimde uygulanan taşıyıcı sistemler ilke ve uygulanma örnekleriyle açıklanmaya çalışılmıştır. Son bölüme de son 30 yılda teknolojik yönden çağdaş mimariye damgasını vurmuş mimarların eserlerinden örnekler eklenmiştir.