Evet, bu gördüğünüz tablomun adı "Çalı Çiçeği"dir. En çok beğeni toplayan, en çok dikkat çeken tablomun bu olduğunu söylüyor sergimi gezenler. Haklıdırlar! Benim de en beğendiğim, en çok değer verdiğim tablom budur. Bende çok derin ve çok güzel anıları olan bir insanı içimdeki sevgiyle, özlemle, sıcak duygularla desene, renge dönüştürmeye çalıştım bununla... Bendeki, düşlemimdeki Gülperi'dir gördüğünüz. Belki gerçek Gülperi'nin kendisinden biraz eksik, belki biraz fazla. Birebir kendisi asla değil onun...Bu tablo sahibi gelip bulana kadar bana aittir ve bende kalacaktır.
Benim sevgimin ölümsüzlüğünün simgesi olarak... Sanatın asıl amacı da budur sanırım. Az önce de söylediğim gibi, bu tablo satılık değil ve birisini bekliyor. Evet, bu tabloya adını veren o kızı bekliyor tablom. O güzel insan, bir gün mutlaka gelip bulacak kendini ve kendini çok seven ressamını. Onlarca yıldır beni aldatan, benden yararlanmaya çalışan, göstermelik sevgisinin karşılığında benden önemli şeyler koparıp alan yapay dostlardan, sevgililerden bıktım artık.
Çalı Çiçeği'mi bekliyorum ben. Bedelsiz ve beklentisiz sevmeyi bileni...Ona açtım yüreğimi, ona adadım yaşamımı. Hep bekliyorum...O ilk sabahki karşılaşmamızdaki gülücüğüyle gelip buluverecek bir gün beni. Bir elinde yemlik, bir elinde o çalı çiçekleriyle...