"Şeytan bakışlı bir âdemden ders aldığına göre… O yanı başında, bir adım mesafede, hazır ve nazır bekliyor. Zaten sadece ve sadece şeytanın haz alacağı neviden mızıkaları da yanlarında…
Günaha girmemek için bir beis mi var?"
Gırnatacı romanıyla edebiyat dünyasının dikkatini çeken Ercüment Cengiz bu kez Çellocu ile çıkıyor okurun karşısına. Abdülmecit dönemi İstanbul'unu fonda bütün incelikleriyle canlı bir tablo gibi gözler önüne sererken; yıkıcı, ölümcül bir kıskançlığın, insanı insanlıktan çıkaran trajedisini Vivaldi'nin konçertosu eşliğinde, ustalıkla işliyor. Kuşkunun getirdiği varsayımlar ve olasılıklar üzerine kurulmuş, psikolojik ve felsefi derinliği olan bu romanı, ete kemiğe bürünen bir çellonun nağmelerini duyarak okuyacaksınız.