"Okumak, iki ruh arasında âşıkane bir mülakattır. Sanırım ben bu hayata bu mülakata hazırlanmak için gelmişim." diyen Cemil Meriç'e göre düşünmek, okumak, tenkit etmek ve bu suretle kitaplarla ve kitapların oluşturduğu dünyada bir ömür geçirmek hayatının ana gayesini oluşturmuştur. Kitaplar, limandır Meriç için; o limana binlerce yazarı, onlarca düşünürü konuk eder. Evi de öğrenme-öğrenci konukevi gibidir. Bir fikir insanıdır Meriç, tıpkı Meriç Nehri'nin suları taşıdığı gibi o da fikirleri taşır ömrü boyunca. Gözlerin görmeye yetmediğini, görmek için okumak, düşünmek de gerektiğini hep haykırır. Bu fikir haykırışları bazen dünyanın tüm kayalıklarında yankılanır, bazen kimilerinde ve kimi yerlerde fikir yapraklarını bile kımıldatmaz. Fakat Cemil Meriç; fikirleriyle, yazılarıyla, düşünceleri ile zihnimizde yani aramızda yaşamaya devam etmektedir. İşte Cemil Meriç'in otuz beşinci ölüm yıldönümü anısına hazırlanmış olan bu eserle de başta Meriç'in daha da anlaşılmasına, okunmasına ve biraz da Meriç'çe düşünmenin, eleştirmenin, kamus, ümran, irfan ve dünya meselelerine Meriç'in hakikat arayışındaki yöntemlerle bakabilmenin yolunun açılacağı umudunu taşımaktayız.