Cenk Hikâyeleri, naraları tarihte yankılanan kahramanların destansı öykülerini günümüze taşıyor ve efsaneleştirerek yeniden canlandırıyor... Sunguroğlu'nun keskin kılıcı, Umur Bey'in dahiyane taktikleri ve Kulaksız Ömer'in sarsılmaz kararlılığı; kaleleri fethetmek, gölgeler içindeki casusları takip etmek ve imkânsız görevlerin üstesinden gelmek için yeterli olabilir mi? Coşku, heyecan ve intikam fırtınalarının estiği bu epik serüvenlerde, her sayfa yeni bir evrenin kapısını aralıyor. Hain planlarla cengâverlerimizi alt edebileceğini zanneden düşmanlarla dolu bu hikâyelerde, kahramanlarımızın cesareti ve kararlılığı, genç okurları olağanüstü bir yolculuğa çıkarıyor.
Yavuz Bahadıroğlu'nun kaleminden çıkan bu seri, muhteşem anlatımı ve etkileyici çizimleriyle genç okurlarını soluksuz okunacak ve asla unutulmayacak bir maceraya davet ediyor.
*
Umur Bey'in gözü gibi sakındığı can kardeşleri, düşman saflarına beraber hücum ettiği kahraman savaşçılar… Şehit düşenlerin veya yaralananların yerini başka cengâverlerin aldığı, hiç eksilmeyen, hep binatlı olarak kalan yiğit akıncılar…
Binatlı, Belgrad içlerinden Viyana önlerine, Mohaç'tan Çaldıran'a şimşek gibi çakıp yıldırım gibi düşen büyük ordunun cengâver akıncılarının, akından akına koşan serdengeçtilerin Tuna boyunda hâlâ çınlamakta olan nal seslerini, kılıç şakırtılarını aksettiren bir kahramanlık hikâyesi.