"Yıldızlı, bulutsuz, durgun bir gece; adeta bir yaz gecesi; ağustos böceklerinin sesi eksik... Yarın bu saatte artık ikisinin de yeri, birbirine kavuşması ihtimali olmayan ayrı bir hattın üzerindedir; belki mesafe itibarıyla uzak bulunmayacaklardır; fakat aralarındaki sahayı dar bile olsa ayıran şey düşmanlıktır, silahtır, ölümdür, bir harp cephesidir." Amanoslar'ın eteklerinde Fransız işgaline direnen Türk çete reisiyle bir Rus prensesi Refik Halid Karay'ın ustalıklı kurgusunda buluşuyor, vatan sevgisiyle sarmalanmış bir aşkın kahramanlarına dönüşüyor.