Hayatın içinde sorgulamadan kabul ettiğimiz şeyler üzerinde bir kez düşünmeye başladğımızda, başlangıçta durduğumuz yer değişitr... Her adımda olaylar ve olgular bize bilmediğimiz farklı ve yeni yüzlerini gösterir... Şiir Erkök Yılmaz, Çiçek Yiyen İnek'te hayatın bildik yollarında gezinirken birden rotası değişenlerin öykülerini incelikli ve mizahi bir dille anlatıyor... "Bu ağrı öldürecek beni. Devrilmemek için zor duruyorum. Sanki gövdemin yarısı çürüdü. Çürümüştür belki de gerçekten. Bu güneş de gününü buldu. Nasıl canım yanıyor! Delirdi sanki bugün herke. Önce o mendebur arada, yolda güzel güzel gideceğine tutup kaldırıma çıktı sonra da geldi bana vurdu, yetmedi birini ezdi. Öf! Ne çok canım yanıyor. Benden önce elektrik direğine çarptı. Bana doğru geldiğini, bana da bindireceğini sezdim; içim titredi, ama kaçmak ne mümkün! Kaçamayız ki biz ağaçlar. Hoş direkler de öyle ya... Kız da kaçamadı, enayi, öldü mü acaba, yoksa yaralı mı? Benim onun gibi bacaklarım olacak da böyle ezileceğim! İnanılır gibi değil!"