Romanya doğumlu düşünür E. M. Cioran'ın yaşamını ele alan çok az biyografik eser vardır hele ki bu münzevi ve kışkırtmacı yazarın neredeyse sır gibi sakladığı Romanya'daki "karanlık" yıllarına dair daha da az çalışma bulunmaktadır. Ilinca Zarifopol-Johnston, elinizde tuttuğunuz bu eleştirel biyografiyi ortaya koyarak Cioran'ın yaşamındaki en büyük boşluğa, ilk gençlik yıllarından itibaren saplanıp kaldığı "İnsan nasıl olur da Rumen olur ve yine de kendisi olabilir?" sorusunun daha sonraları "doğmuş olmanın sıkıntısı" şeklinde evrenselleştirme sürecine, ışık tutmaktadır.
Zarifopol-Johnston, bu kitapta, Cioran'ın Dünya Savaşları Arası Dönem'de Romanya'da hüküm süren aşırı sağ milliyetçi politikaya ilgi duyan mistik devrimci yönünü ele almakta, onun bu dönemdeki yazılarını incelemekte ve nihayetinde 1937'de kendisini Fransa'da gönüllü sürgüne götürecek olan süreci irdelemektedir. Cioran'ın tüm yaşamını şekillendiren bu yıllar, onun 20. yüzyılın en ünlü Fransız ahlakçılarından birine dönüşmesini sağlayacaktır.
Kendisi de bir Rumen göçmeni olan Zarifopol-Johnston, 1990'ların başında Paris'te yaşayan yaşlı filozofu ziyaret etmiş ve yaşamının izine düşmüştür. Bu uğurda, Cioran'ın doğduğu köy olan Rășinari'ye gitmiş, Sibiu'da geçirdiği gençlik yıllarını, Bükreş ve Berlin'deki öğrencilik yıllarını ve nihayet Fransa'ya ilk geldiği dönemi incelemiştir.
Cioran'ın felsefesini oluşturan hayat hikâyesini ortaya koymayı amaçlayan bu kitap, yazarın bu arayışta kendi Romanya geçmişini de yeniden keşfeden otobiyografik anlatımıyla son bulmaktadır.