Ülkesinden kaçmak zorunda kalan Amira.
Kendisini ve doğayı iyileştirmeye çalışan Ley.
Yetersiz anne rolünden sıyrılmak isteyen Zeynep.
Yollarda kaybolmuş mülteci bir çocuğu bulmak için Mardin, Bodrum ve İstanbul'da arama yolculuğuna çıkan üç kadın… Bir yandan kendi doğalarına dönerken diğer yandan da dünyada yaşanan iklim krizi gerçeğiyle yüzleşerek tehlikeye düşmüş geleceklerini kurtarmaya çalışıyorlar. Peki ama bu üç kadını bu yolculuğa sürükleyen ortak nokta ne olabilir?
"Politik, ekonomik veya çevresel… Hangisinden ötürü hiç fark etmez. İklim bozulduğunda göçler başlar. Nasıl mülteci dediğimiz bu çocuklar ve aileleri ülkelerinden kaçıp bu topraklara sığınmak zorunda kaldıysa biz de avaz avaz 'İmdat!' diye bağıran iklim krizine karşı savaşmazsak onlarla aynı kaderi paylaşacağız. Bir şey yapmazsak çoğumuz oturduğu topraklardan göç etmek zorunda kalacak."
Serra Gürçay'ın doğa, iklim krizi, ilişkiler, annelik ve ön yargılara taze bir bakış getiren bu kitabını okurken kendinizi karakterlerin hayatlarının içinde bulacak ve daha önce üzerine düşünmediğiniz konularda bilinçlenerek duygudan duyguya sürükleneceksiniz.