Dava
İnsan zihninin ve bedeninin baskılandığı, korkuya maruz bırakıldığı hayatların her taraftan kuşatıldığı 20. yüzyılda geçen bir adamın öyküsünü anlatıyor bu kez Franz Kafka. 1925 yılında, ölümünden sonra yayımlanan bu eseri sembolik bir hikâye gibi algılayabilir, bir varoluşçunun gözünden görebilir ya da totaliter rejimlerin çılgınlığında yaşadığımız modern bürokrasilerin bir trajedisi gibi okuyabilirsiniz. Kafka, suçunu hiç bilmeden yargılanan Josef K.’nın hikâyesinde korku çağında yaşayan insanların birbirlerinden korktukları sürece bu düzenden kurtulamayacaklarını anlatır. Çağlar boyunca okunacak bu klasik eser, gelecekte de insanlara kendilerini anlatmaya devam edecektir.
Devamını Oku