Her alanda iyiye, güzele ve mutluluğa ulaşmak için yeniden bir ahlak inşasına harç karmaya gerek vardır. Bu konudaki birikimleri bir araya getirmek ve toplumların ortak yararına sonuçlar üretmek için kullanabilmek gereklidir. Bu yeniden ahlak inşası için insanlığın kavramsal birikim eksikliği yoktur. Büyük umutlar bağlanan iktisadi teorilerin bir kısmı çeşitli nedenlerle başlangıç iddialarının bir kısmına ulaşamamıştır. Örgütlerin işleyişinde ahlaki öğretilerden yeteri kadar yararlanmak gerçekleşmemiş aksine bundan bağımsız ve aykırı gelişme göstermiştir. Ancak insanlığın gelmiş olduğu bilinç düzeyi ve bu düzeyin alt yapısını kuran kavramsallaştırma öncüleri aydınlık bir gelecek için cesur çıkışlara önderlik sağlayabilecek güçtedir.
"Bir gün ahlak yeniden göreve çağrılır" yanılsaması ile iş ve istihdam yaratan kötülüğün ve başka bir takım siyasi ve ekonomik çıkar kaygılarının önü durmadan açılırken, kitleler bir türlü gelmeyen "o günün" bezdirici baskısını taşıyamaz hale gelmiştir. Ahlak ise bu konudaki direnişini direnme hakkını canlı tutarak sürdürmektedir. Bu direnişi, sayıları durmaksızın artan zaten çoğunluğu da oluşturan mağdur ve sessiz büyük kitleler için, gücünü artırarak devam ettirmektedir.