2000'li yıllardan itibaren ilişkisel pazarlamada değer odaklı anlayışın geliştirilmesi deneyim pazarlaması faaliyetlerini ortaya çıkarmıştır. Müşteriler artık işletmelerden benzersiz ve hoş izlenimler bırakan deneyimler beklemektedir. Bir müşteri, mal veya hizmeti sadece kendisine sağlamış olduğu faydalardan dolayı satın almamakta, aynı zamanda hafızalarında bıraktıkları eşsiz deneyimlerden dolayı yapmaktadır (Pine ve Gilmore, 1999: 75). İşletmeler, müşterilerin satış öncesi beklentileri ve satış sonrası algılamaları arasındaki süreci iyi yönetmesi gerekir. Müşterilerin beklentilerine cevap verecek mal ve hizmet sunabilmek ve bu doğrultuda tatmin olmuş müşteriler yaratabilmek önemli bir pazarlama stratejisidir. Stratejiyi doğru kullanan işletmeler müşterilerin tekrar ziyaretlerini sağlayarak satış ve karlarını artırma yönünde pozitif bir ivme kazanacaktır. Bu durumda sadece satış yapmak işletmeler için yeterli olmamaktadır. Deneyimsel pazarlama stratejilerini doğru kullanan, insanların mal ve hizmetlere karşı tutumlarını ve davranışlarını önemseyen işletmelerin daha başarılı olabileceği söylenebilir.