Sözcüklerin derinliklerinde, bir öykünün en başında ya da en sonunda, küçücük bir ev vardır.
Masalların ozanı yani gerçeklere masalsı elbiseler giydiren kişi, orada yaşar.
Bir gece ben de, bir öyküdeki ormanın içinde kayboldum ve yolu bulmaya çalışırken karşıma
ozanın evi çıktı. Kapısını çaldım, ozan beni çok sıcak karşıladı. Ne ev ama! Masalsı güzelliklerle dolu! Uyumam için sözcüklerden yapılmış bir döşeğe yatırdı beni.
Sabah uyandığımda sanki yeniden doğmuş gibi hafiftim; konukseverliği için kendisine teşekkür ettim ve o da kahvaltıda bana beş altı, altı yedi, yedi sekiz... tane öykü ikram etti. Ben de şimdi bu öyküleri sizinle paylaşacağım.
Midillili yazar Fotini Fragouli'nin "sözcüklerden yapılmış döşeğiyle" büyülü bir yolculuğa
çıkıyoruz...