Bu kadın benim!
Dönüp baktım:
Sen de kimsin?
Anahtarı olan adam!
Birden koca bir kapı açıldı. Büyük karanlık bir sinema salonunun çıkış kapısındayım. Açılan kapısından dışarı doğru ilerledim. Gözüme flaşlar patlamaya başladı. Gözlerim kamaştı. Bir sürü kamera ve neşeli insanlar üzerime üşüşüyor şu an. Yürümeye devam ettim. Açılan geniş koridordaki dev ekranlarda neredeyse 10 yıl önceki halim konuşuyor. Kendimi sesimden tanıdım. Ekranlardaki görüntüm; tombul, neşeli, meraklı ve kendini bilgili sana halimdi. Durdum. Söylediklerime göre başıma neler geleceğini bilmeden bu işe girişmeye son derece hevesliydim. Spiker bana soruyor. Dinledim. Tombul kız hevesle ağzına doğru uzatılan mikrofona konuşuyor: "Evet, gerçekten hayal ettiğim şey sonunda oldu. Filmlerde pasif bir izleyici olmaktansa inisiyatif kullanan bir pozisyonda olmayı hep istemişimdir. Bilgisayar oyunları bu isteğimi bir miktar da olsa köreltiyordu. Bu yüzden sinemaları bile takip etmez olmuştum. Şimdi böyle bir yeniliği ilk kez deneyimleyen biri olacağı için çok heyecanlıyım…" Flaşlar patlayıp dururken beni dalgınca ekrana bakmaktan bir kadın koluma girerek alıkoydu. Yeşim hanım sizi kostüme alalım! "En İyi Hayatta Kalan Ödülü"nü kazandınız. Ödül mü kazandım? Evet, ödül için sizi hazırlayacağız. Kostüm bölümüne alalım sizi… Saç-makyaj yapılacak. Hazırlanacaksınız.