Modern çağın en önemli parametresi ve bir sonucu olan gelişmiş teknolojinin; çalışanlar ve örgütler üzerindeki olumsuz etkileri açık bir şekilde hissedilmeye başlanmıştır. Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin (BİT) işyerlerinde kullanımı verimlilik, üretkenlik ve esneklik artışı getirmiştir. Bu değişimin bir yan etkisi de, teknolojiye uyum sağlayamama veya teknolojiyle başa çıkamama sonucu ortaya çıkan bir stres türü olan 'teknostres'in ortaya çıkması olmuştur. Teknostres, teknoloji özellikleri ile insan refahı arasında, bilişim teknolojileri kullanımının olası bir ''karanlık tarafını'' yansıtan bir dizi yapı ve ilişkiyi tanımlamaktadır.
Teknostres olgusunun milyarlarca bireyi etkileme potansiyeline rağmen, teknostres araştırmalarının önünde üç büyük zorluk bulunmaktadır: Birincisi, BİT ile ilişkili stres hakkındaki kanıta dayalı bilgilerimiz hala oldukça olgunlaşmamıştır. İkincisi, herhangi bir teknostres araştırmacısı, yerleşik teorik yapıların ve kullanıma hazır ölçüm modellerinin eksikliğiyle yüzleşmek zorundadır. Üçüncüsü ise iş başında ve iş dışında BİT kullanım davranışında, ek stres faktörleri ve olumsuz sonuçları dikkate almadan bile köklü BİT kullanım literatürünü oldukça karmaşık hale getiren önemli farklılıkların bulunmasıdır.