Endüstri Devrimiyle üretim ilişkilerinin ve üretim biçimlerinin yeniden şekillenmesi gibi Endüstri 4.0 'la yaşanan dijitalleşme de pek çok alanla birlikte Halkla İlişkilerde değişime neden oluyor. Dijital Devrim tıptan mühendisliğe, güvenlikten tasarıma, sanattan pazarlamaya kadar her bilim dalına, mesleğe ve disipline dokunuyor. Dijitalleşme her mes-leğe, hatta yaşamın her alanına yansıdığı biçimde yansıyor Halkla İlişkilere de!
Dijitalle doğası dönüşen, paydaşlarıyla iletişimlerini sürdürülebilir kılmak isteyen kurumların ise halkla ilişkileri teknolojik gelişmelerin toplumsal etkilerini dikkate alarak yönetmeleri gerekiyor. İşte halkla ilişkilerin "değişimi" ve/veya "dönüşümü"de bu noktada yaşanıyor. Dijitalleşmenin paydaşlar üzerindeki etkisi, iletişim araçlarında ortaya çıkan yeni alternatifler, araştırma, ölçme ve değerlendirmede dijital yöntemler halkla ilişkiler stratejilerinin önemli köşe taşları haline geliyor. Uygulayıcıların dijitalin hızına uyum sağlamaları ise, 7X24'ü saniyeler bazında yaşadıklarında olanaklı hale geliyor. Bu nedenle Halkla İlişkiler dijitalleşen dünyada kendisini yeniden tanımlamaya değil, değişime uyum sağlamaya gereksinim duyuyor.