Dil felsefesi Batı'da, pek çok çalışmaya konu olmuştur. Bu çalışmalarda birincil veya ikincil dil ve anlam sorunları ayrıntıyla ele alınmıştır. Bu felsefenin kurucularının ve önemli temsilcilerinin kitapları bütün Avrupa dillerine çevrilmiştir. Ne yazık ki ülkemizde dil felsefesinde çok az çalışma yapılmıştır. Bu, düşünce hayatımız için büyük bir eksikliktir. Doğru düşünmek, sağlıklı iletişim kurmak, sihirli kavramların ve büyülü doktrinlerin ağına düşmekten kurtulmak; reel olan üzerine reel betimler yapabilmek bize göre dil felsefesinin imkânlarını kullanmakla mümkündür. Bu yüzden dil felsefesi bazılarının haklı olarak söyledikleri gibi ilk ve nihai felsefe'dir.