Fıkıh usûlü, İslam ilim geleneğinin temel disiplinlerinden biridir ve dinin temel kaynaklarının sağlıklı bir şekilde anlaşılmasını sağlayan bir metodoloji sunar. Bu metodolojinin temel amacı, Kur'an ve Sünnet gibi temel metinlerin anlamını ve yorumunu sistematik bir şekilde ele almaktır. Bilindiği üzere Kur'an ve Sünnet lafızlardan oluşmaktadır. Bu nedenle fıkıh usûlü, genelde dil özelde ise lafızlar üzerine yoğunlaşır. Lafızlarla ilgili bahislerin çerçevesini "vaz'-isti'mâl-delâlet-haml" şeklinde dört ana çizgi oluşturur. Bu çalışmada, bu dört ana çizgiden ikisi olan "vaz'" ve "isti'mâl" üzerinde durulacaktır. Vaz', en genel anlamıyla lafızların anlamlarına tayin edilmesini ifade eder. Usûlcüler, vaz'ı sadece vaz' ilminin verileri ile sınırlı tutmaz, fıkıh usûlünün genel amacına uygun verilerle birlikte değerlendirirler. Fıkıh usûlünde yaygın kanaate göre vaz' açısından lafızlar "âm, has ve müşterek" şeklinde incelenmektedir. Bu çalışmada mezkûr kategorilerle ilgili usûl eserlerinde yer verilen tartışmalar, vaz' olgusu temele alınarak incelenmektedir. "İsti'mâl" bakımından lafızlar, "hakikat ve mecaz" şeklinde taksim edilmektedir. İsti'mâl unsuru, vaz' olgusu ile kısmen doğrudan kısmen dolaylı bağlantılı olduğu için bu çalışmada yer almaktadır.