Dinlerarası diyalog konusu, ülkemiz belki de son çeyrek yüzyıldır en popüler tartışmalarından biri. Müslümanların diğer din mensuplarıyla olan ilişkilerinin ne olması gerektiği bu ilişkinin yönetimi, biçimi, içeriği üzerinde kamuoyu önünde cereyan eden tartışmalar tarafların birbirlerini suçlayıcı ifadeleri konuyu ihanet olarak görenler... bir toz dumanı etrafında "hakikat"in ne olduğunu anlamak epey bir çaba gerektiriyor. Bir müslüman için başka din mensuplarının ölümünden sonrasında ahirette ne şekilde muamele göreceği konusu da tartışmanın bir ileri boyutu. Bir insanın öldükten sonraki cennete girmek için müslüman olmasının gereksizliğinden başlayarak kayıtsız şartsız ve sonsuza kadar cehennemde kalacağını söyleyenlere kadar uzanın bir yelpaze söz konusu.
Prof Dr. Hayreddin Karaman bu konulara ilişkin muhtelif zaman ve zeminlerde kamuoyuyla paylaştığı görüşleri sebebiyle bizzat kendisi "tartışma konusu" haline gelmiş önemli bir isim. Elinizdeki kitap özellikle sosyal medyada sıkça rastlanan bilgi kirliliğini ortadan kaldırmaya yönelik bir çalışmadır. Rivayet rivayetin rivayeti... şeklinde yayılan "şehir efsaneleri"ne karşı, bizzat hoca tarafından kaleme alınmış konuyla doğrudan ilgili bir eserdir. Kamuoyunda dönen tatrtışmalarda Hayreddin Karaman'ın görüşlerinin net ifadesidir. Çalışma her yönüyle "diyalog" ve "kurtuluş" konularına ilgi duyanlar için karanlık noktalara ışık tutacak niteliktedir.