Şövalye hikâyelerine bayılan ve bu hikâyelerde anlatılan her şeyin gerçek olduğu sanısına kapılan Don Kişot, günün birinde, kötülerle mücadele etmek üzere şövalye olmaya karar verir. Eski püskü bir zırhı elden geçirip giyinir, uyduruk bir kalkan yapar, silah kuşanır ve sıska atı Rozinante'nin sırtına atlayıp yollara düşer. Maceralarında kendisine yoldaşı /akıldanesi/seyisi Sanço Panza eşlik eder. Kahramanımızın kalbindeyse Toboso'lu Dulsina'ya duyduğu aşk vardır.
Her ne kadar Don Kişot'un kendi gerçeklikten kopuk dünyasında yaşadığı yanlış anlamalar, şaşkınlıklar ve beceriksizlikler başından geçen olayları eğlenceli bir hale dönüştürse de, kahramanın her durumda sergilediği naiflik ve dürüstlük insanın içini ısıtır. Cervantes'in dört asırdan beri eskimeyen bu romanını genç okurların beğenisine sunuyoruz.