Bedeviye Tarikatı'nın Üsküdar'daki Settâriye Dergâhı'nın son şeyhi Mehmed Râmî Gülman'ın yazdığı bu eser dört halife ve ehl-i beytin faziletine dair hadislerin derlenmesinden meydana gelmektedir. Gülman, eserini Balkan Harbi'nde karşılaşılan zorlukların aşılması için ilahî bir niyaz kabilinden yazmıştır.
Hz. Peygamber'in yâr-ı gârı Hz. Ebu Bekir'in faziletini zikreden rivayetlerle başlayan bu eser, "Benden sonra peygamber gönderilecek olsa o mutlaka Ömer olurdu" buyuran Rasulullah'ın övgüsüne mazhar olmuş adalet timsali Hz. Ömer ile devam etmiştir. Haya âbidesi olarak Efendimizin damadı olmayı hakeden ve zinnureyn lakabı ile taçlanan Hz. Osman'ın faziletine ilişkin rivayetlerden sonra Müslüman gençlerin ilki ve cesareti ile yürekleri titreten Hz. Ali'ye sayıca en çok hadisin ayrıldığı bu risale, Rasulullah'ın biricik torunları olan Müslümanların sulh u salâhına vesile olan Hz. Hasan ve Kerbela şehidi Hz. Hüseyin ile devam etmiştir. Son olarak da Peygamberimizin biricik kızı, Haydar-ı kerrârın zevcesi, gözünün nuru torunlarının validesi Hz. Fatıma ile son bulmuştur.
Eserde zikredilen yüz otuz beş rivayetin kaynakları meşhur ve muteber hadis kaynaklarından tespit edilmiştir. Hadis ilminde tahric çalışması olarak isimlendirilen ve ulumu'l-hadisin bir nevi olan bu faaliyet, Arapça metinlerin mümkün mertebe en yakın lafızlarının tespit edilerek metne eklenmesi suretiyle ve Mehmed Râmî Efendi'nin tercümesinin aslına sadık kalınarak ortaya konulmuştur.