Düşlerini ve renklerini kaybetmeyenlere...
İnsanın düşlerini yitirmesinin kederi hiçbir şeye benzemez.
Çanakkale'ye köprü yapılacağı söylentisiyle birlikte arsa simsarları ortalıkta fink atmaya başlayıp da orada yaşayanların bile varlığından haberdar olmadığı büyük dedelerden ve ninelerden kalan araziler ortaya çıkmaya başladığında bir ailenin de kaderi yeniden yazılacaktır...
Dünya Döner Renkler Kalır, aileyi, dostluğu, insanlığı, aşkı sorgularken, bir yandan bir avuç insanın doğanın katline karşı verdiği mücadelenin, bir yandan da geçmişten gelen acılar ve sırlarla nasıl baş etmeye çalıştıklarının hikâyesidir.
"Herkes değişir, her şey değişir, geriye renkler kalır.
Aşkın her girdiği ruhta farklı bir şekle büründüğünü anlarsın artık.
Kendinden kaçmak isterken yolunu kaybedersin sonunda.
Her şey ama her şey değişir, geriye sadece renkler kalır.
Bu renkler bazen yıllardan beri çiçek açmaya devam eden bir sümbül ya da lale, bazen atadan kalan toprağın üzerindeki ağaçlar, bazen eksik kalmış bir aşk, bazen tutku, bazen sevgidir. Dünya döner renkler kalır. Her rengin kendine özgü bir anlamı vardır. Önemli olan bizden geriye hangi rengin kalacağıdır..."