Amy ve Çırak, sonunda uzay gemisi Godspeed'in kasvetli duvarlarından kurtuldular. Centauri-Dünya'da yeni bir yuva inşa etmeye ve taze bir başlangıç yapmaya hazırdılar. Bu gezegene ulaşmak için Amy, evrenin ötesinden 25 trilyon mil yol kat etmişti.
Fakat bu yeni Dünya, Amy'nin umut ettiği gibi bir cennet değildi. Devasa pterodaktil benzeri kuşlar, zihin uyuşturucu toksin özelliği taşıyan mor çiçekler ve taş duvarlarında açıklanamayan ve gizemli sırlar taşıyan harabeler vardı. Peki ya en büyük sır neydi? Godspeed'in önceki yolcuları bu gezegende yalnız değillerdi. Ve eğer kalmak istiyorlarsa, savaşmak zorundaydılar.
Hayatta kalma mücadelesi veren koloniyi kurtarmak ve birlikte bir gelecek inşa etmek için bir umut peşinde olan Amy ve Çırak, bunun için kimin -veya neyin- orada olduğunu bulmalıydılar. Bu yürek parçalayıcı yolculukta kendi içlerine bakmalıydılar. Kendilerini insan yapan şeyin ne olduğunu bulmalıydılar. Ya koloni yok olsaydı? Yoksa uğruna feda ettikleri her şey -dostları, aileleri, Dünya'daki yaşam- bir hiç uğruna feda edilmiş olacaktı.
"Bilimkurgu ve genç yetişkin romantizmini bir araya getiren, inanılmaz bir roman.
USATODAY.COM
"Hikâyenin ortamı ve konusu, bu müthiş uzay geriliminin kalbi ve ruhudur. Ve kesinlikle inanılmazlar…"
- KIRKUS REVIEWS
"Amy ve Çırak arasındaki romantizme karşı sahne arkasında bir distopya toplumuyla örülü olan hikâye, bilimkurgudan hoşlanmayan okuyucuların bile hoşuna gidecektir."
SCHOOL LIBRARY JOURNAL
"Bu genç yetişkin ilk roman -Pamuk Prenses, Star Trek, Koma ve Lost in Space yankıları içeren- hem sıra dışı hem de büyüleyici."
FAMILY CIRCLE
"Kısmen bilimkurgu, kısmen distopya ve tamamen mükemmel olan korkutucu ve leziz bir klostrofobik bir başyapıt."
KIERSTEN WHITE, Paranormalcy romanının New York Times Çok Satan yazarı