Benim yolum kimsenin yoluyla kesişmedi. Ucu bucağı yoktu. Hiçbir harita, bir iz yoktu. Her an var olduğum noktadan daha uç, yanlış bir yola sapmaya müsaittim. Doğrusu olmayan hep eğri bir yoldu benimkisi. Ellerim cebimde, gözlerim hayal âleminde bana bakan onca gözün çekiciliğine kapılmıştı ama yine yalnızdım. Sadece yalnız. En iyi yapabildiğim de buydu, yalnız kalmak. Zihnimin içinde sadece bana ait sesler duyuyordum. Bunlar sessiz seslerdi. Duyum eşiğini aşmayı başaramayan, cılız kalan, soğuk, buz gibi sesler. Bana ulaşamadan havada uçup gittiler. Umutsuz bekleyişimi hiçbir düşünce kesmedi. Hiçbir söylem hasta yüreğimi avutmadı. Kimsesizliğimi hiçbir şarkı anlatmadı. Onca kalabalık içinde kaldım ama hep yalnızdım.