Nübüvvet silsilesinin son halkası Hz. Muhammed (sas) ile tamamlanmıştır. Allah Resulü'nün (sas) mirasına sahip çıkan âlimler; İslâm'ı farklı dil, renk ve kültürlere sahip toplumlara anlatma gayretinde olmuştur. İlmi, fikri, siyasî, askerî vb. alanlarda İslâm dinine farklı açılardan hizmet eden bu şahsiyetler, büyük ve kutlu mirasın günümüze ulaşmasında ve İslâm medeniyetinin oluşmasında büyük rol oynamışlardır. Her birinin hayatı farklı bir örneklik teşkil eden, yaşadıkları asrın öncüleri ve Peygamber vârisleri olan bu şahsiyetlerin sayısı binleri aşmaktadır. Hepsini ayrı ayrı tanıtmak mümkün olmadığından bu şahsiyetlerin okuyucu ile buluşmasının bir başlangıcı olması niyetiyle aralarından seçilen 100 öncüyü anlatan Nebevî Vârisler Projesi hayata geçirilmiştir.
Nebevi Vâris olarak seçilen isimlerden biri de 15. yüzyılın sonu ile 16. yüzyılın ortalarında, Osmanlı'nın çok geniş sınırlara ulaştığı bir dönemde on yedi yıl müderrislik, beş yıl kadılık, sekiz yıl kazaskerlik ve otuz yıl Şeyhülislamlık yapmış olan Ebüssu'ûd Efendi'dir. Osmanlı gibi büyük bir devletin hem içeride hem de dışarıda siyasî, dinî, içtimai, iktisadi, ilmîi ve kültürel hayatında çok aktif ve etkin rol oynamış, insanlığa çok önemli katkılarda bulunmuştur. Çıkılacak fetihler için fetvalar vermiş, dualar etmiş, fethedilen toprakların hukuki statüsünü belirlemiş, seferlere padişah yanında katılmış, danışmanlık etmiş, ülkenin dinî ve ilmî kurumlarında yenilikler yapmış, talebe yetiştirmiş, ilmî müzakerelerde bulunmuş, eserler kaleme almış, fetvaları ve çıkardığı kanunlar ile dinin hükümlerinin uygulanması için büyük gayret sarf etmiştir.