Eğitim kuruluşları amaçlarına ulaşmak için karşılaştıkları sorunlarayaratıcı çözümler bulmak zorundadır. Bir sorunu çözmekiçin bilgi gereklidir. Sıradan bir Matematik problemini çözerkende bilinenlerden hareketle bilinmeyenlere ulaşılır ve ipuçlarındanyeni bilgiler üretilerek sorun çözülür. Örgütlerin sorunlarınıçözmek de benzeri yollardan olur. Sorunla ilgili bilgileri toplamak,
yeni bilgileri üretmek, onu kullanarak karar vermek ve çözümüuygulamak yani bilgiyi kullanmak.
Kuruluşların yöneticileri sürekli karar vermek durumundadırlar.Karar vermede önemli olan isabetli kararlar verebilmektir.İsabetli kararlar yanılgıları ortadan kaldırır. Bu yüzden yönetimbilimi araştırmalarında kritik hususlardan biri nasıl isabetli kararverileceğiyle ilgilidir. Yanıtlara da ulaşılmıştır. Doğru bilgiyi kullanmak!Ancak bu bilgiyi elde etmek için veri derlemek ve amaca
yönelik olarak bilgi üretmek, onu kullanmak, örgütün bilgi sermayesinekatmak gerekmektedir.
Bilişim toplumunun temel üretim aracı olan bilgisayar teknolojisiveri derleme, onu enformasyona dönüştürme, bilgi üretmeve kullanma bağlamında önceki çağlara göre muhteşem olanaklarsağlamaktadır. Bu olanakları kullanarak yönetimin gereksinimduyduğu bilgiyi yönetmek yeni bilim ve araştırma alanlarınıortaya çıkarmıştır. Bilgi yönetimi alanı, veri madenciliğinden
yapay zekâya, öğrenen makinelerden beyin-makine bağlantısıyönüne doğru ilerlemeye devam etmektedir.
Bu kitap, Prof. Dr. Şefika Şule Erçetin hocamın danışmanlığındayazıp, 2002'de Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü'ndesavunduğum "Eğitim Yöneticilerinin Bilgi YönetimindekiYeterlikleri: Malatya İli Örneği" adlı doktora tezine dayalıdır. Bilgiömrünün çok kısa olduğu bir alanda yıllar önce yapılan ve akaivdemik arşivlerde bulunan bir araştırmayı şimdi yayınlamak neden gerekmiştir? Bu sorunun yanıtı, bilgi yönetiminden öğrenen makinelere doğru dallanıp budaklanan konunun, bütünü görmeyi sağlayacak biçimde sunulmasının gerekliliği düşüncesidir.
Çok sayıda kitabın önsözünde bir cümle vardır: "Birçok kimsenin katkısı olmasaydı bu kitap ortaya çıkamazdı." Bu cümleyi ödünç alıyorum. Bu kitap da birçok kimsenin katkısıyla ortaya çıkabildi. Hepsine minnettarım, şükran borçluyum. Adı mutlaka yazılması gereken, öğrencisi olmaktan onur duyduğum, tez danışmanım, değerli insan Prof. Dr. Şefika Şule Erçetin'e araştırmanın her aşamasındaki desteği ve akademik hayatımdaki yol göstericiliği için teşekkürün az olduğunu biliyorum. Minnettarım. Hocalığın bitmeyen bir süreç olduğunu göstererek öğretmenim olmaya devam ediyor.
İçinde bulunduğumuz zamanın dikkati çeken özelliklerinden biri de bilginin hızla değişmesidir. Bu alanda yazanlar için sevimsiz bir durum ama yine de kitabın ve içeriğinin yararlı olacağı umudunu taşıyorum.