Yaşam boyu öğrenmenin ve teknolojinin yaşamın tüm alanlarında önemini arttırdığı şu günlerde, eğitim bilimlerindeki yenilikler herkes için anlamlı bir hale gelmiştir. Öğretmenlik kavramına yüklenen anlam artık oldukça farklılaşmıştır. Öğretmenlerden reformcu bir tavır beklenmektedir. Sanatla felsefeyle ilgilenen, sosyal yaşamın gerekliliklerini yerine getiren, olaylara farklı açılardan bakabilen öğretmenlerin, değişimi yönlendireceği düşünülmektedir. 21. yy öğretmeninin tek görevi öğrencisinin akademik başarısını arttırmak değildir. Öğretmen, öğrencisinin gizil yönlerini keşfetmesinde ona yardımcı olan bir rehberdir. COVID-19 salgını ile bu beklentilere dijital yetkinlikler ve beklenmedik zamanlarda karşılaşılması olası sorunlarla baş edebilme gücüne sahip olmak da eklenmiştir. Alandaki akademisyenlerle oluşturulan "Eğitime Giriş" kitabı ile öğretmen adaylarına bu konuda ışık tutmak hedeflenmiştir. Bu çalışma, öğretmen adaylarının eğitim bilimlerine yönelik farkındalıklarını artırma ve temel bilgileri edinmeleri noktasında ilk rehberliği yapacak kitaplardan biri olarak görülmektedir.