Bilim, Din, Ahlâk ve Özgürlük Üzerine-
Son zamanların en etkili bilim insanlarından biri olan Albert Einstein'ın bilim, din, özgürlük ve ahlâk üzerine görüşlerinin arka planında Tanrı'ya ve evrene yönelik merak duygusu yatmaktadır. Bu duygu onun düşünce dünyasında, kozmik düzene içkin olan mistik güzelliği deneyimleme arzusu uyandırır. Bu deneyim, onun tasavvur ettiği Tanrı'nın düşüncelerine yakın olmak ve hakikate ulaşmak ile eş değerdir:
Dışarıda biz insanlardan bağımsız olarak ve bizden önce var olan sonsuz, mükemmel, kısmen de olsa düşüncemiz ve deneyimimiz ile erişilebilir bir bulmaca gibi bu koca dünya vardı. Bu dünya üzerinde tefekkür etmek bir kurtuluş gibi görünüyordu. Çok geçmeden fark ettim ki saygı ve hayranlık duymayı öğrendiğim birçok kimse, kendini ona adamakla, onda içsel bir özgürlük ve güvenlik bulmuştu. Bu oldukça kişisel olan dünyanın ihtimaller dâhilindeki zihinsel kavranışı, yarı bilinçli yarı bilinçsiz, en yüksek amaç olarak gözlerimin önünden geçti… Bu cennete giden yol, dinî cennetin yolu kadar rahat ve çekici olmasa da güvenilirliğini kanıtlamıştı. Ve ben hiçbir zaman bu yolu seçtiğime pişman olmadım…
Albert Einstein