IMF ve Dünya Bankası gibi ekonomide söz ve güç sahibi olan kurumların etkisiyle 1980'li yıllardan beri Türkiye gibi küreselleşmekte olan ülkelerde uygulanan neoliberal finansallaşma ve serbestleştirme politikaları ekonomik ve finansal krizlerde artışa neden olmuştur. Bu dönemden sonra dünya ekonomilerinde yaşanan krizler dikkatleri krizden çıkış için uygulanan politikalara çekmiştir.
Kapitalist sistemin finansallaşmasının bir sonucu olan krizin nedenleri, öncü göstergeleri ve etki alanları belirlenmeye çalışılmışken, yaşanan krizlerin nedenleri ve çıkış stratejileri hakkında net bir fikir ortaya atılamamıştır. Elbette ki bu fikir ayrılığının nedeni ekonomik ve finansal krizlerin neden ve sonuçlarının ülkeden ülkeye, gelişmişlik düzeylerine göre farklılık arz etmesidir. Ekonomik ve finansal krizler kuşkusuz belirli makroekonomik göstergeler üzerinde temellenmişlerdir.
Bu nedenle ekonomik karar mekanizmaları krizden çıkış için gerekli politikaları göstergelerin seyrine göre uygulamaya çalışmaktadır. Bu noktada, Türkiye'nin küresel düzende ileri seviyede ekonomiler arasında konumlanabilmesi için bu düzene uygun yenilikçi politikaları uygulayabilmesi gerekmektedir.