İnsan... Ne idiği belirsiz varlığın teki. Merhametle sevişip nankörlüğü peydahlayan kişi. İyiyi isteyip kötüye maşuk kalan... Artık ben de kötüydüm. Onları dinlemediğim için. Onların istedikleri gibi olmadığım için kötüydüm! Çünkü bildikleri Samira sessiz olandı. Söyleyeni dinleyen, alttan alan, sabreden, direnen, koruyan, kollayan, isyan etmeyen, verdikleriyle yetinen, hakaret bile edilse ses etmeyen Samira. O öldü! Bu kapıdan içeri girmesiyle bütün yükünü attı sırtından. Bütün iyiliklerini tarihe gömdü. Şimdi yuttuğu her ne varsa kusacak. Yapmak istemediği hiçbir şeyi yapmayacak. Sevmediği her ne varsa hayatından çıkaracak. Diğerlerinden önce kendini düşünecek...
İşte şimdi, Samira bunları yaptığı için kötü olacaktı. Belki de en kötüsü, insanlığın sonu! Kendini bulacaktı.
Düşünüyordum... Kimdim? Ben dünyayı umursadım da dünya beni ne kadar umursadı? Ben herkesin etrafında pervane gibi dönerken bırak dönmeyi, kim sinek olup kondu omzuma?
Akıllıydım herkesin gözünde. Çünkü uslu olandım. Yani boyun eğen. Akıllılık buydu onlarca. Verilen tüm emirlere karşı itaatkâr olmak! Söylenilen her şeye harfiyen uymak. Akıllı insan doğru olandı. Doğruysa akıllı olmak. Şimdi anlıyorum, "deli olmak" da yanlış olmaktı.
Evet, artık deliyim. Ve biliyorum, bu durum için kendinize hiçbir pay çıkartmayacaksınız.