Bazı tanışmalar farklıdır.
Yağmurun dinmesini beklerken, hiç aklında yokken, gözleri usul usul kapanmaya hazırlanırken bir ses duyar Elanko. Biri ağaçtan, yaprakların arasından ona seslenmektedir. Derken gizemli sesin sahibi ve Elanko sohbet etmeye başlar, birbirlerini tanımaya çalışırlar. Ağaçtaki ses, ilginç sorularıyla Elanko'yu şaşırtır. Acaba "kimdir" bu sesin sahibi?
Kendini tanımak üzerine, Elanko gibi minicik, ağaçtaki ses gibi meraklı, soruları seven bir hikâye…
Minik fil Elanko'dan yetişkin okurlara:
Adını, gittiği okulları, mesleğini bildiğimiz ama en sevdiği rengi, kokuyu, şarkıyı, oynadığı oyunları bilmediğimiz birini tanıdığımızı söyleyebilir miyiz?
Kendimizi tarif ederken toplumsal roller, biçim ve hedeflerden sıyrılmak mümkün mü?
Eğer sıyrılabilirsek geriye ne kalıyor?
Kendini bilme yolculuğu, kendine soru sormakla başlıyor…