Geçen yüzyıl içinde ortaya çıkan buluşlar ve yenilikler, "bilgi çağı" olarak nitelendirilen yeni bir dönemin kapılarını açmıştır. Ancak "bilgi çağı"nı sadece bilginin üretimi ve yayılması sürecindeki kolaylıklara dayalı olarak ortaya çıkan bilgi çokluğu olarak görmek yeterli değildir. Gündelik hayatta etrafımızda uçuşan bilgiler, pazarlanmak amacıyla ince ve hileli tekniklerle süslenmiş, kendisi gibi binlerce bilgiyle rekabet halinde olan iletilerdir. İşte böyle bir dünyada medya okuryazarlığı, insanlar için hava ve su gibi en temel ihtiyaçlardan biri haline gelmiştir. Bu ihtiyaca cevap verebilmek için okullarda Medya Okuryazarlığı seçmeli bir ders olarak yer alırken, diğer derslerin içinde de medya okuryazarlığına temas eden konu ve etkinlikler yer almaktadır. Bu durum, öğretmenlerin de alanda donanımlı ve yetkin olmalarını gerekli kılmaktadır.
Bu kitabın öncelikli hedef kitlesi, Medya Okuryazarlığı dersini veren öğretmenler ve medya okuryazarlığını diğer derslerin içinde bir bileşen olarak kullanan tüm sınıf ve alan (branş) öğretmenleridir. Diğer bir hedef kitle ise üniversitelerde Medya Okuryazarlığı dersini alan öğretmen adaylarıdır. Kitap, içerdiği konular açısından değerlendirildiğinde, iletişim alanında çalışan veya öğrenim görenler için de önemli bir başvuru kaynağı olarak görülebilir. Ayrıca dilinin sadeliği, örnekler ve görseller, kitabın anlaşılır olmasında önemli bir rol oynamaktadır. Bu sebeple kitap, medyayla teması olan hemen herkesin, medyayla olan münasebetlerini daha kaliteli bir zemine taşımasına fırsat verebilir.