En uzakların arayışında olan sen, gemini bulmak için uzun zaman uzakları gözledin.
Ve gemin geldi işte, artık gitmelisin.
Hatıralarının ülkesine ve en büyük arzularının meskenine derin bir hasret besliyorsun; ne bizim sevgimiz bağlar seni buraya ne de sana olan ihtiyacımız alıkoyabilir.
Fakat ayrılmadan önce bizimle konuşmanı ve bize kendi hakikatinden bahşetmeni istiyoruz. Anlat ki, biz de onları kendi çocuklarımıza, onlar da kendi çocuklarına anlatabilsin ve hiçbir zaman yok olmasın bu hakikatler.
Yalnızlığında bizim günlerimizi izledin ve uyanıklığında uykumuzun ağlayışını ve gülüşünü dinledin.
Bu yüzden bizi bize anlat. Doğumdan ölüme ne varsa sana gösterileni anlat bize.
On iki yıl yaşadığı şehirden ayrılırken etrafını saran halk insan yaşamının odağında yer alan aşk, evlilik, dostluk, çocuklar, kanunlar, özgürlük, güzellik, din, ölüm ve daha pek çok konu hakkında sorular sorar Ermiş'e, kendilerine kendilerini anlatmasını isterler. Ermiş, insan ve hayata dair paha biçilmez öğütler verir onlara. Öyle ki bu kıymetli öğütlerin her bir cümlesi derin anlamlar yüklüdür.
Ermiş'in ana fikri yazarın şu sözlerinde yatar: "Ermiş tek bir şey söyler: 'Bildiğinizden daha iyi bir insansınız ve sizinle ilgili her şey iyidir. Cibran'ın sözleri herhangi bir dinden bağımsız olarak bilge bir rehberlik ve iç huzuru sunmaktadır. İhtiyacımız olan bilginin zaten içimizde var olduğunu öğreniriz ondan.
İlk yayımlandığı 1923 yılından bu yana milyonlarca okura ulaşan Ermiş günümüzde tüm zamanların en çok satan kitaplarından biri hâline gelmiştir.
Ermiş, zamanın ötesinde, zamansız bir başucu kitabı.